7 Şubat 2017 Salı

MUÇEP MİLAS TOPLANTISI


5 Şubat 2017’de Milas’da 110 kişinin katılımı ile gerçekleşen  3. MUÇEP toplantısına, sivil toplum kuruluşlarının yanı sıra;  vatandaşlar, Milas Belediye Başkanı Muhammet Tokat, Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu Başkanı ve meclis üyesi Enver Tuna katılarak, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da mesajları  ile destek verdiler.  Yatağan’ın Turgut Köyü’nden katılan  bir kadın vatandaş da, yöresinde yaşanan çevre sorunlarına çözüm üretmesi için MUÇEP’e başvurması da, platformun güvenirliliği ve farkındalığı için önemli bir veri idi.



MUÇEP SONUÇ BİLDİRGESİ

05.02.2017/MİLAS

Çevre ve  Şehircilik Bakanlığı tarafından ““Muğla 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu” adı altında hazırlanan ve yerel yönetimin dışında, hiçbir sivil toplum örgütü ve yöre halkı ile paylaşılmayan bu çalışmanın, bu haliyle kabul edilemez olduğu bir kez daha vurgulanmıştır. Muğla’yı ve Türkiye Genelinde tarım alanlarını, köyleri, koyları, sulak alanları, ormanları , özetle tüm doğal yaşam alanlarını tehdit eden bu projenin yanı sıra, ardı ardına başka  kararlar da yayınlanmaktadır. Bunlar: Tabiat Varlıklarını Koruma Merkez Komisyonunun;  Doğal Sit Alanlarında Rüzgâr Enerjisi Santralleri, Doğal Sit Alanları Koruma ve Kullanma Koşulları, Doğal Sit Alanlarında Güneş Enerjisi Santrali (GES) İlke Kararları, Koruma Amaçlı İmar Planlarına İlişkin Yönetmelik Değişikliği ve  Aydın-Muğla-Denizli Planlama Bölgesi 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği, Tarıma Elverişli Durumdaki 141 Bölgenin Büyük Ova Koruma Alanı Olarak Belirlendiği Kararları. Bunlar takip etmeye çalıştığımız kararlardır. Son derece hızla gelişen bu süreç endişelerimizi daha da artırmakta olup ilgili kararları yakın takip etme ilkesi benimsenmiştir.

Bu endişemizi haklı çıkaran somut bir örnek de, Gökova’nın en güzel koylarından biri olan Okluk Koyu’nda mütevazi Cumhurbaşkanlığı Konutu’nun yıkılarak, yeni bir yapılaşmanın başlamasıdır. Yapılacak konut mudur, konutlar mıdır, tesisler midir, oteller midir, yollar mı yapılmaktadır? Öylesine endişe vericidir ki, karadan veya denizden inşaat çalışmalarını izlemek mümkün değildir, nöbetçiler kimsenin geçmesine izin vermemektedir.  Yani şeffaflık yoktur.  MUÇEP olarak, bu gelişmenin takipçisi olunacaktır.

Bütün bu gelişmelerden bilgi edinmek amacı ile, Muğla Çevre Şehircilik Müdürlüğü ve Muğla Orman Bölge Müdürlüğü , Marmaris Belediyesi ile görüşülecektir.  Yerel yöneticiler, kamu yöneticileri, ayırımsız siyasi parti temsilcileri, milletvekilleri ile  platformun görüşleri doğrultusunda görüşmeler yapılacaktır.

Muğla’da eşsiz ormanların, bakir koyların denizlerin betonlaştırılmasına neden olacak bu  ““Muğla 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu” nu hazırlayan profesörlere açık çağrıda bulunarak “Henüz vakit varken Türkiye’nin göreceği en büyük doğa tahribatı hazırlığından imzanızı çekin!” diyerek, internet ortamında bir imza kampanyası başlatılacaktır. Getirilen doğal sit derecelendirme değişikliği ile bakan düzeyinde imza konulmuş uluslararası sözleşmelerin, Bakanlar Kurulu kararı ile onanmış “Özel Çevre Koruma Bölgeleri” düzenlemelerinin fiilen aşılmaya çalışılmasına göz yummak, yarınlarımıza, çocuklarımıza ve tüm canlılara ihanet olacaktır.
MUÇEP,  oluşturduğu  komisyonlar aracılığı ile süreci takip etmeye devam etmekle kalmayarak;  süreci toplumun, doğanın yararına yönlendirme anlamında her türlü çözümü üretmeye de devam edecektir.


e-posta : mugla-cevre-platformu@gmail.com
twitter :  twitter.com/muglacep
web:  muglacep.blogspot.com

fb sayfa: facebook.com/muglacevreplatformu

6 Şubat 2017 Pazartesi

"Sakin" olun, burası Akyaka !...



Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın gerçekleştirdiği “Ekolojik Temelli  Bilimsel Proje Araştırmaları” sonucunda hazırladığı yeni sit alanları önerisi ile getirilen değişiklikleri kısaca özetledikten sonra Gökova ve Akyaka özelinde biraz daha ayrıntılı irdelemek istiyoruz.

Yürürlükte olan  I., II. ve III. Derece Sit tanımları yerine kesin yapı yasağının getirildiği “Kesin Korunacak Hassas Alanlar”, çadır kampı, bungalov ve günübirlik faaliyetlerin yapılabildiği “Nitelikli Koruma Alanları” ve turizm ve yerleşimlere izin verilen "Sürdürülebilir Koruma ve Kontrollü Kullanım Alanları”  tanımları getiriliyor. Gerçekten "ekolojik" temelli bir çalışmadan beklenen; günübirlik tesislerin yapılabildiği mevcut I. Derece Sit Alanlarının Kesin Korunacak Hassas Alanlara dönüştürülerek yapılaşmanın tamamen önüne geçilmesi olurdu. Ne yazık ki böyle yapılmıyor; I. Derece Sit Alanı olan yerlerin çok önemli bir bölümü “Nitelikli Koruma” veya “Sürdürülebilir Koruma” statülerine “düşürülüyor” veya tamamen doğal koruma statüsünden çıkarılıyor. Mevcut I. Derece Sit'e göre daha korumacı bir tanım getirilerek sanki tüm hassas koruma alanlarının bu sınıfa alınacağı algısı yaratılıyor ama aslında çok küçük bir bölümü için bu yapılıyor. I. Derece Sit Alanı içinde olan alanların büyük bölümü yapılaşmanın öngörüldüğü yeni kategorilere geçiriliyor, ya da tamamen koruma dışı bırakılıyor.

Eğer bu planlar onaylanırsa, özel çevre koruma bölgelerinde rantın ve talanın önü açılacak. Ekolojik bakış açısı olmayan, doğayı yalnızca "ekonomik" değer olarak gören, merkeziyetçi yönetim anlayışları nedeni ile hızla tüketilmekte olan doğal zenginliklerimize en büyük darbe vurulmuş olacak. Çok az sayıda kalan kimliğini koruyabilmiş kentler, "sakin kentler" de hızla kimliklerini yitirme sürecine girecek. 

Şimdi ülke genelinde ortaya çıkacak ekolojik yıkımın büyüklüğü hakkında fikir vermesi için Gökova örneğine bakalım: Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi (ÖÇKB)nin yaklaşık ¾’ü I. Derece Sit Alanı olmaktan çıkarılıyor !  Kıyılar ve körfeze bakan yamaçlar imara açılıyor. Ormanlar, zeytinlikler, sulak alanlar, tarım alanları betonlaşma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor. Daha önce yapılmış birçok bilimsel çalışma ile tespit edilmiş, envanterleri çıkarılmış endemik türlerle birlikte eko-turizm, mavi yolculuk,  arıcılık, zeytincilik, doğal tarım gibi birçok sektörün de çok olumsuz etkileneceğini söylemek zor değil.

Sakinkent Akyaka’yı da bu arada çok vahim gelişmeler bekliyor; Gökova ÖÇKB içinde yer alan Akyaka’nın koruma statüsü tamamen kaldırılıyor !  Akyaka sakinleri, doğal zenginlikleri, biyo-çeşitliliği, özgün mimariyi daha iyi koruyabilmek ve yüksek yaşam kalitesine ulaşabilmek umudu ile 2009 yılında referandum yaparak halkın %90' ının onaylaması ile Uluslararası Sakinkentler Birliği (Cittaslow) ‘ne başvurmuş ve 2011 yılında resmen Cittaslow olmuştu. Akyaka,  Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı Doğal Sit Alanlarının derecelerini yeniden düzenleyen tasarı ile halkın iradesi yok sayılarak hızlı kentleşmenin, betonlaşmanın kucağına itiliyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Akyaka için düşündüğü güzellik bu “Ekolojik Temelli Bilimsel Proje” ile sınırlı değil. Ula Belediye Başkanı Ümit Karaarslan’dan aldığımız bilgiye göre Bakanlık, Akyakalıların ruhu duymadan imar yoğunluğunu %10 arttıran bir imar planı değişiklik tasarısını da hazırlamış ve görüş almak için Belediye’ye göndermiş! Ula Belediyesi bu plan değişikliğine itiraz ettiği için değerlendirme süreci devam ediyor. 

Bu iki girişimi birlikte değerlendirdiğimizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Akyaka'ya pek de "sakin" bakmadığını anlıyoruz.  Şöyle  açıklamaya çalışalım: ÖÇKB'lerde imar planı yapma yetkisi belediyelerde değil, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nda. Halihazırda ÖÇKB içinde yer alan Akyaka için de durum böyledir. Eğer Akyaka’yı ÖÇKB dışına çıkaracak olan sit derecelerini değiştirme planı gerçekleşirse, Bakanlığın Akyaka’da planlama yetkisi kalkacak, bu yetki Belediye’ye geçecek. Bakanlığın bunu düşünerek işini sağlama aldığını, hala yetkisi varken yapılaşma yoğunluğunu arttıracak projesini de hızla yola koyduğunu anlıyoruz. Tüm bu planların, Akyakalıların benimsediği, Cittaslow logosunda olduğu gibi, "salyangoz üzerinde hareket eden kent" ile ifade edilen sürdürülebilir kent anlayışı ile bağdaşmadığı çok açık. Yalnızca Türkiye'de değil, dünyada çok az sayıdaki prestijli sakinkentlerden birisi olan Akyaka bu statüsüne veda etmek zorunda kalacak.

Olağanüstü doğal güzellikleri ile dünyanın göz bebeği olan Gökova Körfezi ve Akyaka'yı betonlaştıracak bu plan değişikliklerinin gerçekleşmesi durumunda ortaya çıkacak olan resme bir bakalım: Akbük’ten Çamlı’ya kadar tüm kıyı alanının, geri planda yamaçların binalarla dolduğunu gözlerinizin önüne getirin.  Akyaka’yı, Akçapınar’ı, Gökova’yı ve Gökçe’yi birbirinden ayıramayacağınız şekilde ovanın binalarla dolduğunu düşünün. Sizi rahatlatacaksa bu binaların Çakırhan Mimarisi’ne uygun  yapıldığını da hayal edebilirsiniz. Ama şu gerçeği değiştirmiyor;  maalesef Gökova Özel Çevre Koruma Bölgesi’nde mega bir kentin yolu açılıyor !

Gökova Bölgesinde  yavaşlıktan, sakinlikten, yaşam kalitesinden, korunmuş doğadan, deniz börülcesinden, su samurlarından, gri balıkçıllardan ve birçok endemik türün varlığından artık söz etmek mümkün olamayacak.  Şimdilerde Akyaka'ya yakıştırılan “cennet",“sakin" gibi sıfatlar, değerlerin hızla tüketilmesi ile birer ironiye dönüşecek. Gelecek kuşakların devraldıkları o yoz mirası, geçmişin zenginliği ile kıyasladıklarında atalarını pek saygı ile anmayacakları açıktır.
Akyaka'nın Cittaslow Referandumu

Referandumda Akyakalı çocuklar da gelecekleri için oy kullandılar
Bu olumsuz gelişmeler yalnızca Akyakalıların, bölge halkının başlarına gelecek olanın farkına varmaları ve tüm güçleri ile yaşam alanlarına sahip çıkmaları ile durdurulabilir. Muğla genelinde yaşanacak bu doğal yıkıma karşı duyarlı insanlar ve sivil toplum örgütleri bir araya geliyorlar, el ele veriyorlar. Muğla Çevre Platformu (MUÇEP)  böyle doğdu.  MUÇEP, tüm Muğla halkını yalnızca kendilerinin değil, çocuklarının, torunlarının da hakkı olan bu doğal zenginliklere sahip çıkmaya, bunları yok edecek kötü planları durdurmak için birlikte mücadele etmeye çağırıyor.

Gökova ÖÇKB’nin başka alanlarında neler planlandığına başka yazılarla devam edeceğiz.

Serdar Denktaş

1 Şubat 2017 Çarşamba

MUÇEP - Toplantı Duyurusu


Muğla Çevre Platformu'nun 3. Olağan Koordinasyon Toplantısı 5 Şubat 2017, Saat 12:00'de Milas'da yapılacaktır. İlgi duyan herkes davetlidir.
GÜNDEM:

EV SAHİBİNİN AÇILIŞ KONUŞMASI (5 dk.)

KOMİSYONLARIN SUNUMLARI (10’ar dakika)
        SEKRETERYA , BİLİM,  HUKUK,  MEDYA-HALKLA İLİŞKİLER

KOMİSYONLARA SORU VE CEVAPLAR  (10 dk)

MUÇEP’İN KARAR ALMA YÖNTEMİ ve İLKELERİNİN BELİRLENMESİ İÇİN GEÇİCİ “KILAVUZ HAZIRLAMA KOMİSYONU” OLUŞTURULMASI (10 dk)

ARA  (30 dk)

MUÇEP’İN YOL HARİTASINI BELİRLEME ÇALIŞMASI (60 dk)

GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR  (30 dk)

KAPANIŞ

TOPLANTI YERİ:  MİLAS NİKAH DAİRESİ, ATAPARK MİGROS ÜSTÜ
TOPLANTI SAATİ: 11.00 GİRİŞ VE KARŞILAMA (GÜNDEME BAŞLAMA: 12.00)
e-posta : mugla-cevre-platformu@gmail.com